Kıkırdak Zedelenmesi
Kıkırdak, eklem yüzeylerinin kaygan bir halde olup, eklem kemiklerinin birbirine sürtünmesini engelleyen bir yapıdır. Böylece eklem daha kolay ve pürüzsüz bir şekilde hareket eder. Ayrıca darbeleri emer. Ancak zaman içinde farklı nedenlerle kıkırdak zedelenmesi oluşabilir. Kıkırdak dokusu hasar alabilir. Bu tablo, travmalar, aşırı kullanım, yaşlanma gibi nedenlerle gelişebilir. Bu durum eklemin çalışma mekanizmasını da bozacağından eklemin kendisi de olumsuz etkilenebilir.
Kıkırdaktaki zedelenme, yüzeysel ya da derin olabilir. Yüzeysel olgularda kıkırdak dokusu vardır, ancak incelmiştir. Ancak derin hasar almış kıkırdak dokusunda kıkırdak yüzeyi neredeyse tamamen kaybolmuştur. Kemik dokusuna kadar dahi inmiş olabilir. Bu durumda hastanın ağrısı olur ve eklem becerilerinde de azalma gözlenebilir. Bu aşamada uygun tedaviye başlamak önemlidir.
Kıkırdak zedelenmesinin net tanısını koymak ve zedelenmenin ölçüsünü anlatmak için MR taraması gerekir. Bazen de eklem doğrudan görüntülenir yani artroskopik inceleme yapılır.
Kıkırdak Zedelenmesi Nedenleri
Kıkırdaklar çeşitli nedenlerle zedelenebilir. Kıkırdak zedelenmesi sıklıkla şu nedenlerden kaynaklanır;
- Travmalar
- Yaralanmalar
- Aşırı Kullanım
- Spor Yaralanmaları
- Yaşlanma, dejeneratif nedenler, osteoartrit
Belirtiler
Zedelenmenin şiddetine göre hastada farklı semptomlar, farklı şiddetlerde izlenebilir.
- Eklemde ağrı ve şişlik yaygındır. Bu da hareket zorluğuna yol açar. Şişlik arttıkça ağrı daha yoğun olur.
- Kıkırdak aşındıkça eklemin hareket aralığı daralır. Eklemde sertlik görülebilir. Nihayetinde kişinin hareketleri kısıtlanır.
- Eklemden ses gelebilir, yürürken takılma hissi oluşabilir. Bu his ve ses eklem kemiklerinin birbirine sürtünmesinden dolayı olur.
Kıkırdak Zedelenmesi Tedavisi
Kıkırdaktaki hasarın şiddetine göre tedavi planlanır. Hafif olgularda konservatif yöntemler düşünülürken, kompleks olgularda ileri cerrahi yaklaşımlar düşünülebilir.
Ayrıca şunu bilmek de önemlidir. Kıkırdaklar kendi kendini yenileme mekanizmaları oldukça sınırlı dokulardır. Bu nedenle aşınmasını en baştan önlemek en iyi seçenektir. Aşındıktan sonra ise bu süreci yavaşlatmak, mümkünse durdurmak amaçlanır. Elimizdeki bazı kısıtlı yöntemlerle de ilgili eklemde yeniden kıkırdak üretimini mümkün olduğunca teşvik etmeye çalışabiliriz.
- Yüzeysel aşınması olan hastalara fizik tedavi ve ağızdan alınan ilaçlar ile fayda sağlanabilir. Kıkırdak aşınmasının ilerlemesi önlenebilir, hastanın yaşam kalitesi iyileştirilebilir.
- Hücre yenilenmesini hızlandıracak PRP, kök hücre gibi enjeksiyon tedavileri düşünülebilir. Buradaki tedavi prensibi vücudun kendi hücrelerini kullanarak hasar gören bölgede yenilenmeyi açığa çıkarabilmektir.
- Mikro kırık cerrahisi, erken evre hasarlarda düşünülebilir. Kıkırdakta küçük delikler açarak kemik iliğinden yeni kıkırdak hücreleri oluşturulmaya çalışılır. Kıkırdak dokularının fonksiyonel becerilerinin artması amaçlanır.
- Kıkırdak nakli ile hastanın kendi kıkırdak hücrelerinin çoğaltılarak kullanılması ile onarım sağlanmaya çalışılır.
Kıkırdak Zedelenmesi Ameliyatı
Konservatif uygulamalarla hastaya şifa sağlanamadığında cerrahi seçenekler değerlendirilir. Özellikle kıkırdak hasarının eklemin yük taşıyan bölgesinde olduğu ve yırtılmanın da 1 santimetreyi aştığı olgularda, bunlar büyük yaralanmalar olarak düşünülebilir, cerrahi seçenek gündeme gelir.
Yaşlı hastalarda cerrahi müdahale yerine enjeksiyon gibi uygulamalarla semptomlar yönetilmeye çalışılabilir. Yönetilemediğinde cerrahi düşünülebilir. Ancak gençlerde cerrahi karar daha hızlı verilir.
Mikrokırık Yöntemi
Kıkırdak yaralanmalarında cerrahi tedavi olarak en sık uygulanan prosedürdür. 3 cm’ye kadarki kıkırdak zedelenmelerinde düşünülebilir. İlk olarak kıkırdak ve çevresindeki hasarlı bölge temizlenir. Sonrasında kemiğin yüzeyine çok küçük delikler (mikrokırıklar) açılır. Bu deliklerden kemik iliği kökenli kök hücreler ve büyüme faktörlerinin eklem boşluğuna sızması amaçlanır. Zamanla burada yeni kıkırdak benzeri bir doku (fibrokıkırdak) oluşması istenir.
Süreç 6 ila 8 hafta içinde tamamlanır ve bu zaman diliminde ilgili eklemi korumak önemlidir. Diz, kalça, ayak bileği gibi eklemlerle yönelik yapıldıysa işlem koltuk değneği kullanılabilir. İşlem de en sık bu eklemlere yönelik yapılır. Mikrokırık yöntemi, vücudun kendi büyüme faktörlerinden yararlanılmasını içerdiğinden genç ve orta yaş hastalarda daha iyi sonuç verir.
Bu işlem sonucunda istenen sonuca ulaşılır ve kıkırdak dokusu yaratılabilirse hastanın semptomlarında hafifleme, hareketlerinde iyileşme görülebilir. Ancak bu yeni yapının kıkırdağın tam olarak kendisi değil kıkırdakvari, ona benzer bir yapı olduğu da unutulmamalıdır.
Mozaikplasti Yöntemi
Hasarlı bölgenin temizlenip, ekleminin yük taşımayan kısmından, sağlam kıkırdak ve altındaki kemikten silindir şeklinde küçük parçaların alınıp, bu parçaların hasarlı kısma konumlandırılması, adeta yan yana bir mozaik gibi yerleştirilerek boşlukların doldurulması işlemdir.
4 cm’ye kadarki kıkırdak yaralanmalarında düşünülebilir. Genç ve orta yaş hastalarda daha iyi sonuç verir. Daha çok diz ve ayak bileği eklemindeki kıkırdak dokularına yönelik yapılır. Uzun dönem sonuçları mikrokırığa göre daha başarılıdır. Doğal kıkırdak dokusu kullanıldığı için sağlam ve dayanıklı sonuç verir. Hasarlı alanda sağlam ve dayanıklı kıkırdak dokusu sağlanabilir.
Kıkırdak Nakli
Kıkırdak nakli de eklemde hasar görmüş kıkırdak dokusunu yenilemek amacıyla uygulanan bir diğer cerrahi prosedürdür. Hasarlı kıkırdak bölgesi temizlendikten sonra, otolog yani hastanın kendisinden alınan veya donörden elde edilen kıkırdak dokusu kullanılarak nakil işlemi yapılır. Bu hücreler ya doğrudan ekleme nakledilir ya da laboratuvarda çoğaltılıp daha sonra hasarlı alana yerleştirilir.
Günümüzde halen sınırlılıkları olan ve görece nadir kullanılan bir işlemdir. Diz, ayak bileği, kalça gibi eklemlerde sınırlı ama derin kıkırdak kayıplarında düşünülebilir. Gerçek kıkırdak dokusu sağlanır, bu nedenle uzun ömürlü ve dayanıklı olabilir. Ancak uygulama süreci karmaşıktır, uygun doku ve donör bulma zorluğu vardır.